1 Ocak 2013 Salı

DART VE KIRMIZISI : Bölüm 2


       


     -Naklov neler oluyor

      Naklov cevap vermedi . Onu bulduklarını anlamıştı . Yuno’yu kolundan tutarak fabrikaya doğru götürdü . Merak içinde olan yuno sorularına devam ediyodu . Naklov Yuno’yu içeriye soktu . Yattığı köşede ki kartonu kaldırdı, onun altındaki tahta kontraplağı kaldırıp bir kenara attı . Çıplak elleriyle duvarın köşesinde ki tuğlaları temizlemeye başladı . Evet bulmuştu ; doğru tuğlayı tespit edip çıkardı . Duvarda oluşan boşluktan kolunu içeri daldırdı ve siyah bir torba çıkardı . Yuno’nun endişesi korkuya dönüşüyordu, bu gece için bu kadarı fazlaydı. Naklov elindeki torbadan iki tomar para çıkarttı ve Yuno’ya döndü;
- Yuno şimdi beni iyi dinle, bu az önce gördüklerini unut ve bu adamların kim olduğunu sorma.
- Ama Naklov…
-Yuno sadece beni dinle, az önce hayatımı kurtardığın için teşekkür ederim… Yuno ben gidiyorum buralardan, bu adamlar benim peşimde.Bu parayı al, buralardan uzaklaş ve kimseye nereye gitiğini söyleme.

Yuno’nun gözleri büyüyordu; bunun sebebi korku muydu yoksa gördüğü para mıydı bilinmez ama bir şeyler sormak istediği kesindi… Naklov tüm bunları söylerken bu arada siyah torbadan pasaport, birkaç anahtardan oluşan bir anahtarlık ve eski model bir cep telefonu çıkartmıştı.Naklov onu meraklı gözlerle izleyen Yuno’ya dönerek:

-Kaç burdan çocuk, kaç burdan! diye çıkıştı.Yuno:
-Elveda Naklov… diyerek koşmaya başladı.

ERTESİ SABAH: NOTSNİW

Notsniw savaştan önce Lubnatsi’nin eski başknetiydi. Önceleri gelişmeye çok açık bir şehir olsada dünyalar savaşı onu da etkilemişti ve şehir harap olmuştu; tıpkı kahramanımız Naklov gibi. Şehir yeni yeni düzelmeye başlamıştı. Naklov’un eskiden beri burda gizli bir dairesi vardı. Burayı kendisi ve ölen karısı dışında kimse bilmiyordu.Naklov dairesine girdi ve aceleyle heryeri kontrol etti, tam umduğu gibiydi burayı henüz bulamamışlardı. Kitaplıktaki kitaplardan birini çekmesiyle dolap yana doğru açıldı ve gizli bir oda ortaya çıktı.Dolabın dönmesiyle Naklov’un yüzünde anılarının etkisiyle ufak bir tebessüm oluştu, bu odayı ve yaptığı işi özlediği belliydi.
Oda ağır-hafif birçok silahla doluydu. Naklov’un hangilerini seçeceği belli olsada kafası karışmıştı, karar veremedi. Önce duşa gitmeyi tercih etti, duştan sonra traş makinasını kapıp saçlarını 3 numaraya kadar kısalttı, uzun olan sakallarını da kısalttı ama tamamen kesmedi. Naklov temiz kıyafetlerini giymeye başladı; altına siyah kargo bir pantolon çekmişti, üstüne temiz-beyaz slim bir atlet giydi.Naklov tekrardan gizli odasına gitti silah askılığını alıp omuzlarından geçirdi . Askılığın iki tarafınada magnum Smith & Wessonlarını koydu .Bunun gibi gerekli teçhizatını kuşandı ve siyah deri montunu giyerek dairesinden çıktı . Aşağı otoparka indi onu orda 70model siyah bir Dodge Charger bekliyordu yine gülümsedi Naklov bu arabayı da özlemişti.Naklov arabasına bindi ve yola koyuldu.    Savaş artık Naklov için de başlamıştı…

     DEVAM EDECEK...

                                           

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder